Yolcular kapıdan 30 dakika sonra uçağa binmek istiyor

THY ve Pegasus’un da aralarında bulunduğu 300’e yakın havayolu şirketini bir araya getiren Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA) dünya çapında 200’den fazla ülkede 8 bin kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği araştırma, hava yolculuğu tercihlerine ilişkin çarpıcı bilgileri ortaya çıkardı.

Araştırma, yolcuların en önemli beklentilerinin hız ve kolaylık olduğunu, uçuş tercihlerinde ise havalimanının ikamet yerine yakınlığının bilet fiyatından daha önemli olduğunu gösteriyor. Yolcuların önemli bir çoğunluğu da uçuş sürecini hızlandırdığı sürece her türlü biyometrik uygulamayı kullanmaya hazır olduklarını belirtti.

Yüksek standartlara ve teknolojiye sahibiz

IATA Emniyet, Güvenlik ve Operasyonlardan Sorumlu Kıdemli Lider Yardımcısı Nick Careen şunları söyledi: “Yolcular rezervasyona daha az zaman harcamak ve havaalanında daha hızlı hareket etmek istediklerini açıkça belirtiyorlar. Bunu başarmak için, tüm uçuş öncesi görevlerini daha havaalanına varmadan tamamlamak için biyometrik verileri giderek daha fazla kullanıyorlar.” “Daha istekli görünüyorlar” dedi.

Nick Careen “Uluslararası seyahat deneyimini kökten iyileştirecek standartlara ve teknolojiye sahibiz. Ancak ancak hükümetlerin kendi düzenlemeleri kapsamında izin verdiği ölçüde hızlı ilerleyebiliriz. Gezginler teknolojinin daha fazla çalışmasını istiyor ve biyometrik verileri kullanmaya hazırlar. Ancak bunu başarmak için Bugün mevcut olan güvenilir teknoloji sayesinde hükümetlerle ve değer zinciri genelinde çalışmalıyız.” “İşbirliğine ihtiyacımız var” dedi.

Araştırmada ortaya çıkan önemli bir bilgi, yolcuların seyahatlerini planlarken ve nereden yola çıkacaklarını seçerken kolaylık konusuna odaklandıklarını gösteriyor. Yanıt verenlerin yüzde 71’i uçuş planlarken havalimanına yakınlığın ana öncelik olduğunu belirtirken, yüzde 31’i tercihlerinde bilet fiyatlarının önemli olduğunu söyledi. Anket verilerine göre yolcuların yüzde 52’si doğrudan havayolundan rezervasyon yapmayı tercih ederken, yüzde 48’i diğer satın alma kanallarını kullanıyor.

Ancak kullanılan rezervasyon kanalından bağımsız olarak, isteğe bağlı iş ve hizmetlere kolay erişim de dahil olmak üzere teklifin tam olarak görünmesini istiyorlar. Sonuçları değerlendiren IATA Finansal Analiz ve Dağıtım Kanallarından Sorumlu Kıdemli Lider Yardımcısı Muhammad Albakri şunları söyledi: “Günümüzün gezginleri artık büyük çevrimiçi perakendecilerden aldıkları çevrimiçi deneyimin aynısını havayollarından da bekliyor.

Yolcular hangi alışveriş kanalını seçerlerse seçsinler, havayolu şirketlerinin kendilerine daha hızlı ve daha rahat rezervasyon için tüm seçenekleri sunmasını istiyor. “Çağdaş Havayolu Mağazacılığı dediğimiz uygulama tam anlamıyla hayata geçtiğinde yolcular uçak yolculuğu alışverişlerini tek sipariş numarasıyla kolay ve hızlı bir şekilde takip edebilecek” dedi.

En yaygın ödeme şekli kredi/banka kartıdır

Ankete göre yolcuların makul ödeme formülünü tercih etmesinin temel nedeni kolaylıktır (%62). Yedi farklı ödeme tekniği arasında en popüler olanı kredi/banka kartı (%73) olurken, bunu dijital cüzdan (%18) ve banka havalesi (%18) izledi. Aynı zamanda kredi kartı kullanımında da bölgesel olarak büyük farklılıklar bulunmaktadır. Kredi/banka kartları en çok Latin Amerika (%85), Avrupa (%81) ve Kuzey Amerika’da (%74) tercih edilirken, en düşük tercih Afrika’da (%57) görülüyor.

Dijital cüzdan penetrasyonu en çok Asya Pasifik bölgesinde fark ediliyor ve katılımcıların %41’i bunu tercih edilen seçenek olarak belirtiyor. Bir sonraki en yüksek pazar Avrupa (%15) olurken, onu Orta Doğu (%14) izledi. Bölgeler arasında doğrudan banka havalesi en çok tercih edilen ödeme yöntemi Afrika’da (%36) olurken, onu Orta Doğu’da (%21) izledi. Muhammad Albakri “Ödemenin sadece satış sonundaki finansal bir süreç olarak değil, ticari teklifin bir parçası olarak görülmesi gerekiyor.

Müşteriler tercih ettikleri ödeme prosedürünü kolaylıkla ve güvenli bir şekilde kullanabilmek ister. Her pazar farklıdır ve herkese uyacak tek bir yanıt yoktur. Tercih edilen bir ödeme yöntemi mevcut değilse veya çok karmaşıksa havayoluna yapılacak potansiyel satışlar kaybedilebilir. “Müşterinin tercih ettiği ödeme yöntemini daha sık kullanabilmesini sağlamak” dedi.

Seyahat Kolaylığı

Araştırma sonuçlarına göre karmaşık ve uzun vize süreçleri uçak yolculuğu için caydırıcı olarak görülüyor. Vize alınması gereken durumlarda seyahat edenlerin %66’sı seyahate çıkmadan önce internet üzerinden vize almayı, %20’si konsolosluk veya elçiliğe gitmeyi, %14’ü ise havalimanına gitmeyi tercih ediyor.

IATA yetkilileri bu konuyu şu şekilde yorumluyor: “Vizelerin zaman alıcı ve karmaşık olması, seyahat edenleri caydırıyor ve destinasyon ekonomilerini pahalı turizm gelirlerinden mahrum bırakıyor. Ülkeler vize zorunluluğunu kaldırdığında, artan ziyaretçi sayısı sayesinde ekonomilerin refaha kavuştuğunu defalarca gördük.”

Biyometrik veri kullanımı yüzde 46’ya çıktı

Araştırmaya göre havalimanında uçuş öncesi adımlarda hız çok önemli ve yolcular süreçlerin kolaylaşmasını ve bekleme sürelerinin minimum olmasını bekliyor. Yolcuların yüzde 74’ü, el çantalarıyla seyahat etmeleri halinde dış kapıdan biniş kapısına geçişin 30 dakikayı geçmemesi beklentisini dile getiriyor.

Yolcular ayrıca bagaj sürecinde daha fazla esneklik ve daha fazla kontrol istiyor. %67’si evden teslim alma ve teslim etme işlemlerini kendilerinin gerçekleştireceğini ve %77’si, bir çantayı etiketleme fırsatı olsaydı, bagajı havaalanına varmadan önce bırakabileceklerini söyledi. Seyahat edenlerin %57’si bagajlarının kaderini kontrol edebilmek için elektronik çanta etiketlerini daha sık kullanmak istiyor; Bu oran 2022 yılında yüzde 50 seviyesindeydi.

Biyometrik tanımlamaya olan güven artıyor. Son 12 ayda havalimanında biyometri kullanan yolcu oranı yüzde 34’ten 2022’de yüzde 46’ya yükseldi. Ayrıca yolcuların yüzde 75’i geleneksel pasaport ve biniş kartları yerine biyometrik veri kullanmayı tercih ediyor. Seyahatleri sırasında biyometrik kimlik doğrulamayı kullananların %46’sı %85’lik bir memnuniyet oranı bildirdi.